Yemeksepeti üst yöneticisi Nevzat Aydın yaptığı açıklamada, ''Yemeksepeti ailesi olarak Corona'ya karşı yürütülen bu savaşta, Sağlık Bakanlığımız bünyesinde çalışan doktor ve personelin ihtiyacı olan ekipmanın temininde kullanılmak üzere 1.000.000 TL bağışladığımızı duyuruyorum. Sonuna kadar yanınızdayız.'' ifadelerini kullandı.

"Korona döneminin bir felsefesi, bir edebiyatı, bir fikri zemini, sosyal ve siyasal bir iklimi oluşacak, ardından da beşeriyetin yol haritasını belirleyecektir. Şimdiden her ihtimale karşı hazırlıklı olmamız, hakim ve hadim bir iradeyle hareket etmemiz tarihi bir görevdir." Her şey Allah'tandır. Kendini bilen Allah'ı bilir. Allah'ı bilen sabrı, aklı, ahlakı, atayı bilir, yanlışa sapmaz, yalana tamah etmez. Kardeşçe, bir ve beraberce yaşamak varken kötüye, kötülüğe, kötü emellere hiçbir şekilde müsamaha göstermez, müsaade etmez." "KOVİD-19 virüsüyle mücadeleyi Allah'ın izniyle kazanacağız. Şerden hayrın doğacağını göreceğiz. Sadece aklın ve bilimin, aynı zamanda da duanın gücüne güvenelim. Bir süre evde kalalım. Sağlık Bakanlığıyla Bilim Kurulu'nun tavsiyelerine mutlak süratte dikkat ve riayet edelim."

Sık sık dokunulan yüzeyler her gün temizlenmelidir. Bu tezgahı, tencere, kapı tokmağı, lavabolar, tuvaletler, korkuluklar, ışık anahtarları, uzaktan kumandalar ve mobilya içerir. Mümkünse eldiven giyerek, bu yüksek dokunuşlu yüzeylere sabun ve su ile nazikçe yıkayın, ardından antimikrobiyal dezenfektan mendillerle başka bir geçiş yapın veya varsa spreyleyin. Dezenfektan sıvılarınız yoksa, ham maddelerden kendiniz de yapabilirsiniz . Ev Çorabı Gereksiz yere büyük miktarda eşya istiflemeden, bazı zımba teli üzerinde stok yapmak iyi bir fikirdir. Kuru fasulye ve pirinç iyi bir başlangıç ​​noktasıdır. Konserve balık, dondurulmuş yeşillikler ve makarna da iyidir.

Türkiye turizmi nasıl etkilenecek? Turizm ülkeleri olarak bilinen ve Akdeniz bölgesinde Türkiye’nin de rakipleri olarak görülen İtalya ve İspanya’da yaşananlardan sonra, aklı başında olan hiç kimsenin Türkiye’de alınan önlemlere itiraz edecek hali yok. Sağlıktan, insan yaşamından daha önemli ne olabilir ki? Bu nedenle de sektörde kimsenin sesi çıkmıyor. Vaka sayısının azlığı Türkiye’yi kurtarmıyor. Önlem almayanların başına ne geldiği ortada çünkü. Beklenti, umut bu işin 2 ay içinde, en geç hazirana kadar biteceği, global bir sorun olmaktan çıkacağı yönünde. Alınan önlemlerin, kapatılan sınırların, durdurulan uçak seferlerinin süresi de bunu gösteriyor. Turizmde Şubat ve Mart kaybedildi. Öyle görünüyor ki, Nisan ve Mayıs da kayıp aylar olarak kayda geçecek. Şehir turizmi kapsamındaki il ve bölgelerde durum böyle. Antalya ve Ege gibi resort turizmin yaygın olduğu bölgelerdeki otellerin büyük bölümündeyse sezon zaten Nisan’da açılacaktı.

Turizmde zaten zor yetişen kalifiye personeli kaybedersek yerine yenisini yetiştirmek zaman alacaktır. Bence tüm firmalar çalışanlarıyla, işten çıkarmak yerine, ortak bir çözüm bulmalıdırlar. Çünkü, kanımca, işten çıkarmak doğru bir çözüm yöntemi değil. Ayakta kalabilmek için neler yapmalıyız? Evet, ciddi bir korona virüsü krizi hakim ancak bu dünyanın her tarafında mevcut global bir salgın bu. Bazen olayların iyi taraflarına da bakmak lazım. Birincisi ve en önemlisi, bu tarz krizlere karşı tecrübeliyiz, hem de birden fazla kez. Son 5 yıl içerisinde en az 3 kez bu deneyimi yaşadık ve bence başarıyla da üstesinden geldik. Ama aynısını, dünyadaki Turizmci meslektaşlarımız için söyleyemeyiz. Zira onlar ilk kez böyle bir olayla karşı karşıyalar. Bu yüzden de birçoğu şaşkınlık içerisinde beklemedeler.

Olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Bu zor dönemde başta Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Koronavirüs Bilim Kurulu olmak üzere sağlık çalışanlarının ve havaalanı, liman ve gümrüklerde görev yapan personelin olağan üstü gayretleri olduğunu belirtmeliyiz. Elbette sağlık önlemleri alınmalı, ancak en az Koronavirüsü kadar önemli bir konu var, istihdamın ve üretimin devam ettirilmesi. Başta turizm, otelcilik, restoran işletmeleri, havayolu taşımacılığı, liman ve lojistik sektörleri olmak üzere bir çok sektörde alarm zilleri çalıyor. Tüm sektörlerde iş kaybından kaynaklanan atıl iş gücü ortaya çıkmaktadır. Koronavirüsü (Covid-19) bir yandan insan sağlığını tehdit ederken öbür yandan da ekonomide ve istihdamda ciddi sıkıntılara neden olmaya başladı.

Üç ay önce ortaya çıkan ve kısa sürede dünya genelinde yayılan koronavirüs salgını daha önce benzeri yaşanmamış bir olaydır. Binlerce can kaybın yanı sıra, ekonomide meydana getirdiği yıkım hukuki açıdan da bir dizi sorunu gündeme getirdi. 54 yıllık tarihinde ilk kez iptal edilen ITB’nin ardından dünya genelinde 300’ü aşkın kongre ve fuarın iptal edilmesi, otel ve uçak bileti rezervasyonlarının iptalini de beraberinde getirdi. Daha önce dünya genelinde böyle bir durumla karşılaşılmadığı için havayolları, tur operatörleri ve otelciler sorunu şimdilik kendi içlerinde çözmeye çalışıyor. Örneğin ITB’nin iptal edilmesini takip eden ilk birkaç günde havayolları biletleri açığa almayacağını belirtirken, durumun ciddiyetinin anlaşılması üzerine bu uygulamadan geri dönüldü. TUI ise oteller ile yaptığı sözleşmede böyle bir hüküm olmamasına rağmen 21 gün boyunca yükümlülüğünü yerine getirmeyen otelleri sorumlu tutmayacağını açıkladı.

Korku, dünyamız ve kendi ailelerimiz de dahil olmak üzere içindeki tüm insanlarla sosyal mesafeye girmeye yönelik iyi niyetli, araştırmaya dayalı görevler dahil eylemlerimizde kendini gösterir. Yüksek stresli zamanlarda, korku, endişe ve panik gibi olumsuz duygular zihinsel kaynaklarımızı ve net düşünme, sağlıklı kararlar verme ve sosyal ve üretken davranma yeteneğimizi azaltır. Stres, orta dozlarda sağlıklıdır. Vücudumuzun bizi tehdit eden veya tehdit eden olaylara yanıt verme şekli. Ancak kronik stres iyi çalışma yeteneğimizi ve ilişkilerimizin kalitesini etkiler. Yeni koronavirüs gibi kontrol edilemeyen, öngörülemeyen, belirsiz durumlarda seyretmek, birçok yeni taleple karşı karşıya kalmanın yanı sıra, zordur ve birçoğumuz için kronik stres demektir.

Büyük ölçüde çevrimiçi alışverişin yükselişiyle, bazı gıda şirketleri ürünlerini çevrimiçi alıyor, bazı girişimler ise tuğla ve harç mağazalarını bir araya getiriyor. E-ticaret yoluyla doğrudan tüketiciye satmak tüketicilere tedarik zincirleri üzerinde daha iyi kontrol sağlar ve aracı maliyetlerini azaltır. E-ticaret büyümeye devam ettikçe , tüketiciler kesintisiz ve kişiselleştirilmiş bir sipariş süreci bekliyorlar. Doğrudan tüketiciye satış yapan şirketler, müşterinin siteye ulaşmasından çıkış sürecine kadar olan yolculuğunu kontrol edebilir. Markanın hikayesini kontrol etmelerini ve perakende raflarını aşabilecek müşterilerle ilişkileri geliştirmelerini sağlar. Ne yazık ki, markalar, perakendecilerin yıllar boyunca biriktirdiği, kesintisiz bir alışveriş deneyimi sunmayı zorlaştırabilecek içgörüye, kaynaklara veya teknolojiye sahip olmayabilir Gıda şirketleri e-ticarete girmeye çalışıyor, ancak her zaman slam dunk değildi.

Birincil kaygı iş liderleri için göze çarpıyor: yeni koronavirüsün yayılması (COVID-19). Perşembe öğleden sonra Hastalık Kontrol Merkezi'ne göre, ABD'de 13 eyalette 99 teyit edilmiş vaka var . Devlet dairesi, hastalığın işyerinde yayılmasından kaçınmak için önerileri arasında yöneticileri uzaktan çalışma politikaları hazırlamaya teşvik etti. VAI CIO Kevin Beasley, Sandy Kasırgası'nın VAI'nin New York merkezini etkilemesi veya Chicago ofisine erişimi sınırlayan bir vorteks nedeniyle beklenmedik bir senaryo nedeniyle uzaktan çalışmaya güvenme ihtiyacını biliyor. Beasley, CIO Dive ile yaptığı röportajda, uzaktan çalışmaya etkin bir şekilde geçişin bir şirketin yaptığı işe bağlı olduğunu söyledi. "Bu, içinde bulunduğunuz iş türüne bağlıdır. Eğer [bizim işimiz] gibi beyaz yakalıysanız , bu kadar sıkıntılı olmamalı.”